22 Mart 2017 Çarşamba

Bir İzmir Hikayesi...

Hafta başında bir iş için İzmir'e yol aldık:) Hem işimizi hallettik hem de uzun yıllardır internet üzerinden tanıyıp da pek sevdiğim bir blog arkadaşımla buluştuk. Blog dünyasından çoğumuzun tanıdığı bir arkadaşımız. Detaylar az sonra:))))

İzmir'e üçüncü, Alsancak'a ilk gidişim. 2013'te Külkedisi'ni Pegasos'a tedaviye götürmüştük.
Aracımızı katlı otoparka park ettik. Öyle doluydu ki teras katında zar zor yer bulabildik. Ama iyi ki de yer bulamamışız. Çünkü aşağıya inerken asansörden pek hoşlanmadığım için merdivenlere yöneldik. Aklıma geldikçe yüzüme tebessümü konduran bir mırk karşıladı beni betonda:)) Asansörle insem bu tatlılığı kaçırmış olacaktım.


Çıkışa indiğimizde bakın nasıl bir görüntü vardı karşımıza:) Pek bir özen gösterip besliyorlarmış. İsmi de Minnoş ^-^ 
Bize hiç yüz vermedi:)


Günün akış sırasına göre yazmaya devam:)
İlk durağımız halletmemiz gereken iş için gerekli ofise gitmek oldu. Orada da beni çok mutlu eden, Allah'ın herkese özel nasip ettiği kişisel mucizelerimden birine tanık oldum. Ofis çalışanlarından bir hanım sizin bir blogunuz var mı? diye sordu. Meğer blogumu ve Youtube videolarımı takip ediyormuş. Bir sürü de kediniz vardı sizin, değil mi?, diye sordu. Büyük mutluluk hissettim.
* Şayet bu yazımı okuyorsan kendi blog adresini yazacaktın, bekliyorum:)

Fotokopi çektirmemiz gerekiyordu ve girdiğimiz kırtasiyede de ilk adımımda bu mırkkları gördüm:)


İşimiz bittikten sonra sıra büyük buluşmaya geldi. Dile kolay nereden baksanız yedi senesi vardır arkadaşlığımızın. Eski blog arkadaşlarımızın çoğunluğunun tanıyacağı sevgili Pınar yani Acemi Bohçası ♥ Uzun zamandır güncellemiyor olsa da bloguna göz atmak isterseniz buraya lütfen:)
Blog dünyası sayesinde uzuuun yıllar önce tanıdığım ve hep içtenlikle sevdiğim ama en nihayet yüz yüze gelme fırsatı bulunca en kocaman sevdiğim, içimin acayip ısındığı, vallahi ayrılınca da özlediğim canım mı canım Pınar'ım 
Bizi öyle mahçup etti ki... Nasıl da güzel hediyeler verdi. Eline, emeğine, mis kalbine sağlık canım benim.
Zarif arkadaşım benim Fazıl'ı da düşünmüş. El emeği hediyelerinin güzelliğine yazacak kelime bulamıyorum 


Kitap hediye eden arkadaş candır:) Hele bir de Ata'm ile ilgiliyse 


Paketi açıp da küpeleri görür görmez dayanamadım hemen bir çiftini taktım:)


Alsancak'a gitmeden bir gece önce Acun İzmir'de bomba diye bir tatlı varmış diye bahsetti O Ses Türkiye'de. Hemen ertesinde gidecek olduğumuz için dedim mutlaka denemeliyim:)) Zaten tam da işimizin olduğu cadde üzerinde bir pastanenin ünlü bir ürünüymüş. Aklınızda olsun Kıbrıs Şehitleri Caddesi'ndeki Çelebi Pastanesi'nden bomba alıp bir deneyin. İçi çikolata dolu bir kurabiye gibi diyebilirim. Ben bayıldım. Muhteşem bir lezzet.

O günden bağımsız ve alakasız bir paylaşım olacak:) Bu seti birkaç hafta önce aldım. Bir süredir peşindeydim:) Pek bir mesudum o yüzden:) Yaklaşık 4 sene önce kara yapraklı defterler almıştım, buradan göz atabilirsiniz.


Sevgiyle kalın, daima...

4 yorum:

  1. Canım benimm aynı günün akşam üstü saatlerin de biz de Alsancaktaydık. O gün gelmiştim İzmir'e çocuklar da anne yemekle uğraşma biz bir şeyler ayarladık filan dedi keşke tanışma imkanımız olsaydı yakından:)
    Canım Pınarcımla buluş muşsunuz çok mutlu oldum ben de çokkk severim kendisini bir kez görüştük bir daha denk getiremedik .Kucak dolusu sevgiler sevgiler canım bir gün kesişir belki yollarımız.:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yaaa keşke denk gelseydik. Bana çifte mutluluk olurdu. Senin İzmir'de olmadığını bildiğim için hiç haber de vermedim.
      Zaten bir iş için geldik günübirlik. İnşallah başka sefere nasip olur görüşürüz. Çok istiyorum aslında.

      Sil
  2. Küpelere ve sablonunuzdaki kediciklwre bayildim 😊

    YanıtlaSil